Akıl, ancak hakka uymakla kâmil olur.
Gerçek cimri, selam vermekte cimrilik yapan kimsedir.
İnsanların en cömerti istemeden veren, en asili de intikama gücü yeterken bağışlayandır.
Bilin ki, insanların size olan ihtiyaçları, Allah’ın size verdiği nimetlerdendir. Öyleyse o nimetlerden bıkmayın, yoksa belaya dönüşür.
Cömertlik eden yücelir, cimrilik yapan ise alçalır.
Eğer dünya hayatı bazılarının nazarında değerli sayılıyorsa, Allah’ın mükâfat evi (cenneti) daha yüce ve daha değerlidir.
Farz olan cihatlardan biri, insanın kendisini günahtan koruması için nefsi ile cihat etmesidir. İşte bu cihat, cihatların en büyüğüdür.
Aşura günü Yezit orduları çadırlara saldırıp da Hz. Hüseyin (a.s) ile çadırların arasını kesince; “Yazıklar olsun size ey Ebu Süfyan soyunun yandaşları!” diye haykırdı, “Dininiz yoksa ve ahiret azabından korkmuyorsanız, dünyanızda mert ve hür tıynetli olun bari! Sizin savaşınız benimle; kadınlarla çocuklardan ne istiyorsunuz?”
Bizi sevmeyi vazife bilin; zira bizi seviyor olarak Allah’ın huzuruna çıkacak olanlar bizim şefaatimize nail olacaklardır.
Kim, bir Mû-min’in gam ve üzüntüsünü giderirse, Allah-u Teala onun dünya ve ahiret üzüntülerini giderir.
Alimin nişanelerinden biri de kendi sözünü eleştirmesi ve muhtelif görüşlerin hakikatinden haberdar olmasıdır.
İnsanlar dünya kullarıdır; Din ise onların dillerine bir yalaktır; Din’in sayesinde geçimlerini sağladıkları müddetçe onu koruyup gözetirler; (Ama) Zorluklarla imtihan edildiklerinde dindarlar azalır.
Bir adam İmam(As)’a selam vermeden, nasılsınız? Allah afiyet versin. Dediğinde şöyle buyurdu; Evvel selam, sonra kelam. Allah sana da afiyet versin. Daha sonra buyurdular ki; Selam vermedikçe hiçbir kimseye konuşma müsadesi vermeyin.
Seni seven, kötü işlerden seni sakındırır; Senden nefret eden ise seni bu işlere teşvik eder.
Bü üç kimsenin dışında hiç kimseye ağız açma; Dindar, yiğit ve soylu. Çünkü, Dindar kendi dinini koruması için ihtiyacı karşılar. Yiğit’de (seni ümitsiz etmeyi) kendi yiğitliğine sığdırmaz, utanır. Soylu ise ihtiyacın için yüzünün suyunu dökmeye mecbur kaldığını bildiğinden, haysiyetini korumak için seni eli boş geri çevirmez.
Eğer bu bedenler ölüm için yaratılmışsa, insanın Allah yolunda kılıçla öldürülmesi daha üstündür.
Selamın yetmiş hasenesi sevabı vardır; Altmış dokuzu selam verene, biri ise selamın cevabını alan kimseyedir.
İmam(As) oğlu Seccad(As)’a şöyle buyurdu; ‘‘Ey oğlum! Allah’tan başka yardımcısı olmayan kimseye zulmetmekten sakın.’’
Bir adam gelip İmam(As)’dan yardım istediğinde İmam şöyle buyurdu; Ağır bir borcu, gücü aşan yüklü bir tazminatı ödemek ve aşağılayıcı fakirlik dışında ağız açmak doğru değildir. O adam; ‘‘Bunlardan biri için gelmiştim’’ dediğinde, İmam(As) kendisine yüz dinar verilmesini emretti..
Kardeşler dört kısımdır; 1-Sana ve kendine yararı olan. 2-Sana ve yarara olan. 3-Senin zararına olan. 4-Ne sana ve ne de kendine yararı olan.
Allah’ı öfkelendirmekle halkın rızasını kazanmak isteyen bir kavim, kurtuluşa erememiştir.
Ben sizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün sünnetine çağırıyorum: Gerçekten sünnet öldürülmüş ve bidat diriltilmiştir.
Ben azgınlık, makam, fesat çıkarmak ve zulüm yapmak için Medine’den ayrılmadım. Ben ceddim’in ümmetini ıslah etmek, marufa emir, münkeri nehyetmek, ceddim Resulullah’ın (s.a.v) ve babam Ali’nin (a.s) çizgisinde hareket etmek için kıyam ettim.
Heyhat! Zillet boyun eğmek bizden uzaktır.
Bir Müslüman kardeşin senden ayrıldığında, arkanda söylemesini sevmediğin şeyi sen de onun arkasından söyleme.
Eğer rızklar takdir edilip bölünmüşse, servet elde etmekte insanın hırsının azlığı daha güzeldir.
Hz. Resulullah’ın (s.a.v) şu sözü benim için ispatlanmış durumdadır: ‘‘Namazdan sonra amellerin en hayırlı olanı, günah olmayan bir şekilde mümini sevindirmek ve neşelenmesini (mesrur olmasını) sağlamaktır.’’
Allah, gücünü aldığı kimseden itaat istemediği gibi, teklif yükünü de ondan kaldırır.
Ey insanlar! Resulullah (s.a.v) buyurmuştur ki: “Kim, Allah’ın haramını helal bilen, ahdini bozan, Resulünün sünnetine muhalif olan, kulları arasında günah ve zulüm yapan zalim bir yönetici görür de fiil ve sözüyle ona karşı çıkmazsa, Allah-u Teala onu da, o zalim yöneticiyi sokacağı yere (cehenneme) sokar.’’
Kıyamet günü, yalnız Dünya’da Allah’tan korkan kimse emniyette olabilir.
Bazıları Allah’tan bir şey umarak ibadet ederler; Bu tacirlerin ibadetidir. Bazıları da korkarak ibadet ederler; Bu da kölelerin ibadetidir. Bazıları ise Allah’a şükür olarak ibadet ederler; Bu da hür insanların ibadetidir. İşte en faziletli ibadet budur.
Allah’ın, kendi kulunu istidracı gafil avlaması, ona bol nimet verip şükretmek (hususunda) başarısız kılmasıdır. Fırsatı elinden kaçıncaya kadar nimetle meşgul olup velinimetini hatılamamasıdır.
Ey Ebu Süfyan’nın oğullarına uyanlar! Eğer dininiz yok, ahiretten de korkmuyorsanız, en azından hür insanlar olun.
Allah korkusundan ağlamak, cehennem ateşinden kurtulmaya sebep olur.
Size bir ihtiyacını söyleyip el açan biri, böylece onurunu size takdim ediyor demektir; o halde siz de kendi onurunuza saygılı davranın ve onun ihtiyacını giderin.
Eğer dünya malını toplamak ondan bir gün el çekmek içinse, insanın böyle bir servet hakkında cimrilik yapmaması gerekir.
İyiliklerde yarışın ve manevi ganimetleri elde etmeye koşun.
Kerbela’ya doğru hareket ettiklerinde şöyle buyurdular; Doğrusu bu dünya değişip tanınmaz olmuş ve bütün iyiliklerine sırt çevirmiş; Kabın dibindeki azıcık kalıntı sudan ve havası ağır olan otlaktaki gibi alçak yaşantıdan başka bir şey kalmamıştır.
Allah’a isyan ederek bir şeye ulaşmak isteyen kimse umduğundan uzaklaşarak, korktuğu şeye yaklaşmaktadır.
Özür dilenecek hareketten sakın. Zira Mû’min ne suç işler ve ne de özür diler. Ama Mûnafık her gün suç işleyip özür diler.
Hakka amel edilmediğini ve bâtıldan da kaçınılmadığını görmüyor musunuz? Böyle bir durumda Mû’minin ölümü arzulaması haktır. Ben ölümü saadet, zalimlerle yaşamayı ise alçaklık biliyorum.
Yanında başkasının gıybetini eden bir adama şöyle buyurdu; Ey adam! Gıybet etmekten sakın. Çünkü Gıybet, cehennem köpeklerinin katığıdır.
Zenginlik nedir? Diye sorduklarında: “Arzuların az olması ve yeterli olan rızka razı olmaktır.” buyurdular.
4 yorum
Ey insanlar! Adı yüce olan Allah Teala, kullarını sırf O’nu bilip tanımaları için yaratmıştır. O’nu tanıyınca, O’na ibadet edilir, O’na kullukta bulunulur. O’na kulluk edense, O’ndan başkasına kulluk etmekten müstağni olur.
Allah’a kulluk etmeyen her kimse bilsinki gideceği yer ona çok yakındır ve o her kimse kendini çok büyük zannetmesin her yaratıcısı Allah’a kulluk etmeyi ihmal etmeyin.
ALLAH’a kulluk etmek yolunda, ALLAH yardımcımız olsun inşallah.
Bütün ALLAH dostlarını, tüm hücelerimle seviyorum. ALLAH’ım sana sonsuz şükürler olsun; Senin dostlarını, bize sevmeyi nasip ettiğin için.. ALLAH’ım onların sevgisini kalbimizden alma yarabbim.
Bazıları Allah’tan bir şey umarak ibadet ederler; Bu tacirlerin ibadetidir. Bazıları da korkarak ibadet ederler; Bu da kölelerin ibadetidir. Bazıları ise Allah’a şükür olarak ibadet ederler; Bu da hür insanların ibadetidir. İşte en faziletli ibadet budur.
Ey kendini peygamber gibi göstermek isteyenler, sen onun tırnağı bile olamazsın. Sen din istismarı yaparak halkı kandırmaya devam edersen, ahirette çok azap çekeceğin aşikârdır.