Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunmaz.
Askeri harekât, siyasi faaliyetlerin ümitsiz olduğu noktada başlar.
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikât, medeniyet tarikatıdır.
Acizler ıçin imkansız, korkaklar ıçin müthiş gözüken şeyler kahramanlar ıçin idealdir.
Arkadaşlar! Gidip, toros dağlarına bakınız, eğer orada bir tek yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiç bir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.
Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.
Bu memleket tarihte Türk’tü, o halde Türk’tür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır.
Biz doğrudan doğruya millet severiz ve türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı türk topluluğudur.
Biz türkler, ruhen demokrat doğmuş bir milletiz.
Bu millet kılı kıpırdamadan dava uğruna canını vermeye razı olmasaydı, ben hiçbir şey yapamazdım.
Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir.
Ben gerektiği zaman, en büyük hediyem olmak üzere, Türk milletine canımı vereceğim.
Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.
Benim fıtratımda bir gayritabiilik varsa, türk olarak dünyaya gelmemdendir.
Biz öyle milliyetçileriz ki, bizimle iş birliği yapan bütün milletlere saygı duyar ve riayet ederiz.
Biz ne bolşevikiz, ne de komünist: ne biri, ne diğeri olamayız. Türkler milliyetperver ve dinlerine hürmetkar bir millettir. Bizim hükümet şeklimiz tam bir demokrat hükümetidir.
Bir millet savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla mümkündür.
Bu başarının, kutsal topraklarımızı düşman istilasından büsbütün kurtaracak olan kesin zaferin hayırlı bir başlangıcı olmasını tanrının lütfundan dilerim.
Bizim milletimiz, vatanı ıçin, hürriyeti ve egemenliği ıçin fedakâr bir halktır.
Bütün ümidim gençliktedir.
Bir türk dünyaya bedeldir.
Bizim başka milletlerden hiçbir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz.
Büyük şeyleri büyük milletler yapar.
Benim hayatta yegâne fahrim, servetim türklükten başka bir şey değildir.
Biz türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve ıstiklale timsal olmuş bir milletiz.
Başarılarda gururu yenmek, felaketlerde ümitsizliğe direnmek lazımdır.
Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür.
Birbirimize vereceğimiz ışaret şudur: ileri, daima ileri.
Beni övme sözlerini bırakınız, gelecek ıçin neler yapacağız onları söyleyiniz.
Bizim dinimiz en tabi ve makul dindir ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dine tabii olmasi için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur.
Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.
Büyük başarılar, değerli anaların yetiştirdikleri seçkin çocukların yardımıyla meydana gelir.
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.
Basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, yine basın hürriyetidir.
Bizim akıl, mantık ve zeka ile hareket etmek şiarımızdır. Bütün hayatımızı dolduran vak’alar bu hakikatin delilidirler.
Benim naçiz vücudum elbet birgün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.
Devlet ve milletin mukadderatında milli irade amil ve hakimdir.
Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz.
Dünya’da hükümet ıçin kanuni yalnız ve tek bir esas vardır. O da karşılıklı görüşme ve danışmadan ibarettir.
Dünya’da hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez.
Dünya’da her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ılimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalâlettir.
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz.
Dünya’nın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.
Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına ımkan yoktur. Yalnız şurası var ki din, allah ıle kul arasındaki bağlılıktır.
Din, bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir.
Devrimin amacını anlamış olanların onu korumaya her zaman güçleri yetecektir.
Eğitimdir ki bir milleti; ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
Eskiden dinler, bilimler, sanatlar, bütün bilgelikler ve şiirler, bir merkezden ışığın dağılması gibi doğudan batının karanlık bölgelerine doğru yayılırdı.
Ermenilerin bu feyizli ülkede hiç bir hakkı yoktur.
Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu ıla ve idame edecek sizsiniz.
Efendiler, sosyal hayatın kökeni, aile hayatıdır. Aile, açıklamaya gerek yoktur ki, kadın ve erkekten oluşur.
Eğitim, kültür ve bilgi aydınlığa açılan en geniş penceredir.
Ekonomik kalkınma, Türkiye’nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.
Türk kuvvet ve zekasının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur.
Türk milleti istiklalsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.
Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir.
Türk orduları, tarihte benzeri görülmemiş kahramanlıklar, fedakârlıklar göstermiştir.
Türk kuvvet ve zekâsının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur.
Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa, değişmeyen hakikat, bütün ınsanlığı şaşırtacak bir hal alabilir.
Türk, esirlik kabul etmeyen bir millettir. Türk milleti esir olmamıştır.
Türk milleti birçok asırlar, bir kelimesinin manasını bilmediği halde Kuran’ı ezberlemekten beyni sulanmış hafızlara döndü..
Türk milleti dindar olmalıdır yani, bütün sadeliğiyle dindar olmalıdır demek istiyorum. Bizzat hakikate nasıl ınanıyorsam buna da öyle ınanıyorum. Din şuura muhalif, ilerlemeye engel hiçbir şey ihtiva etmiyor.
Türkiye’mizi layık olduğu seviyeye yükseltebilmek ıçin mutlaka ekonomimize birinci derecede önem vermek mecburiyetindeyiz.
Tüketici yaşamak iyi değildir. Üretici olalım.
Türkiye Cumhuriyeti, sanat mekteplerinin tam gelişmesine çok muhtaçtır.
Türk’ün haysiyeti, onuru ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür.
Türk milleti insanlık âleminin samimi bir ailesidir.
Türk milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.
Türk şoförü en asil duygunun insanıdır.
Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat ınsanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.
Türk dili’nin, kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması ıçin, bütün devlet teşkilâtımızın, dikkatli, ılgili olmasını ısteriz.
Türkiye bir maymun değildir. Hiçbir milleti taklit etmeyecektir. Türkiye ne amerikanlaşacak, ne batılılaşacaktır. O, sadece özleşecektir.
Mazlum milletler zalimleri bir gün mutlaka Mahv-ı Perişan edeceklerdir.
Milli ahlâkımız, medeni esaslarla ve hür fikirlerle beslenmeli ve güçlendirilmelidir.
Milletin çok belirgin niteliklerinden biri de dildir. Türk milleti’ndenim diyen insan, herşeyden evvel ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.
Mevzubahis vatansa gerisi teferruattır.
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur.
Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak ınsan olmak ıçin yeterlidir.
Milli benliğini yitirmiş uluslar, başka milletlerin avıdır.
Milletimizin güzel sanatlar sevgisini her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür.
Milletime söz verdim Hatay’ı alacağım. Namusum üzerine söylüyorum ki, o Türk toprağını fransızlara bırakmayacağım. Ben sözümü yerine getiremezsem, milletimin önüne çıkamam. Yerimde kalamam. Ben şimdiye kadar yenilmedim, yenilmem, yenilirsem bir dakika yaşayamam!
Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.
Millî egemenlik uğrunda canımı vermek, benim ıçin vicdan ve namus borcu olsun.
Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
Mektebin verecegi ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, iktisadiyati, Türk şiir ve edebiyatı, bütün bedayiiyle inkişaf eder.
Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.
Memleket mutlaka modern medeni ve yeni olacaktır. Bizim ıçin bu hayat davasıdır.
Milli eğitim esas olduktan sonra; lisanını, yöntemini ve araçlarını milli yapmak zorunluluğu tartışılamaz.
Milletim beni nereye isterse oraya gömsün. Yeter ki beni unutmasın.
Ne mutlu Türk’üm diyene!
Ne münasebet! Olur mu öyle şey?! Sanatçı el öpmez! Bilakis, sanatçının eli öpülür!
Laiklik, yalnız Din ve Dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Bütün yurttaşların vicdan, ibadet ve din hürriyeti demektir.
Kılıç ve saban; bu iki fatihten birincisi ikincisine daima yenildi.
Gerçek işgaller kılıçla değil, sabanla yapılır.
Gençler, siz almakta oldugunuz terbiye ve irfan ile, insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli sembolü olacaksınız.
Hayatta en hakiki mürşid ilimdir, fendir.
Uygarlık doruğunun merdiveni sanattır.
İlim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişmesini kavramak ve izlemek şarttır.
İstiklalin tamamiyeti ancak İstiklal-ı Mali (ekonomik bağımsızlık) ıle mümkündür.
Kırk asırlık türk yurdu, yabancı elinde kalamaz.
Kadının en büyük vazifesi analıktır. İlk terbiye verilen yer ana kucağı olduğu düşünülürse bu görevin önemi gerektiği gibi anlaşılır.
İyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler memleketi olamaz.
Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.
Sanatkar, toplumda uzun çaba ve çalışmalardan sonra alnında ışığı ilk duyan ınsandır.
Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz. Hatta Cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız.
Harp zorunlu ve kaçınılmaz olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeyle karşı karşıya kalmadıkça harp bir cinayettir.
Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini eğer kitaplara vermeseydim bugün yapabildiğim işlerin hiçbirini yapamazdım.
Laiklik, asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir.
Özgürlük olmayan ülkede ölüm, yıkılış vardır. Her ilerlemenin, kurtuluşun anası özgürlüktür.
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.
Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fenndir. İlim ve fennin dışında mürşit aramak gaflettir, dalalettir.
Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi ıçin yalnız zemin hazırladı. Gerçek zaferi siz kazanacak, siz sürdüreceksiniz ve behemehal muvaffak olacaksınız.
Halk müreffeh, müstakil, zengin olmak ıstiyor. Komşuların refahını gördüğü halde, fakir olmak pek ağırdır.
Ordumuz, türk birliğinin, türk kudret ve kabiliyetinin, türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ıfadesidir.
Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.
Laik hükümet kavramından dinsizlik manası çıkarmaya çalışan fesatçılara fırsat vermeyiniz.
İstikbal göklerdedir.
Uygarlık demek, bağışlama ve hoşgörü demektir.
Hiçbir medeni devlet yoktur ki ordu ve donanmasından önce ıktisadiyatını düşünmüş olmasın.
Kılıçla ülke alanlar, sabanla ülke alanlara yenilmeye mahkumdur.
Gerçek kurtuluş ancak cehaletin ortadan kaldırılmasıyla olur. Cehalet kaldırılmadıkça toplum yerinde kalıyor demektir, yerinde duran bir şey ıse geriye gidiyor demektir.
Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki , Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ıstiyor.
İstanbul’da çıkan bir gazeteyi Kaşgar’daki Türk de anlayacaktır.
Ulusal ekonominin temeli tarımdır.
Ülkeniz sizindir, Türklerindir. Bu ülke, tarihte Türktü bugün de Türktür ve sonsuza dek Türk olarak yaşayacaktır.
Ordu, Türk ordusu.. Bütün milletin göğsünü ıtimat, gurur duygularıyla kabartan şanlı ad.
Hiç bir millet yoktur ki, ahlâk esaslarına dayanmadan ilerlesin.
Lider dediğin önde yürüyen değil, yol gösteren olmalıdır.
Yabancılardan insaf ve iyilik dilenmek gibi bir ilke yoktur. Türk ulusu, Türk ilinin gelecek çocukları bunu bir an olsun akıllarından çıkarmamalıdır.
Yükselmiş ilerlemiş medeni bir millet olarak medeniyet düzeyinin üzerinde yaşayacağız. Bu hayat ancak ilim ve fenle olur. İlim ve fen ıçin kayıt ve şart yoktur.
Yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden mahrumiyeti beceriksizlik ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir.
Yurtta sulh, cihanda sulh.
Yurt sevgisi ona hizmetle ölçülür.
Yüksek Türk! Senin ıçin yüksekliğinin hududu yoktur. İşte parola budur.
Yüksek bir ınsan topluluğu olan türk milleti’nin. Tarihi bir özelliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.
Vatan sevgisi, ruhları kurtaran en kuvvetli rüzgardır.
Vatanını en çok seven, görevini en ıyi yapandır.
Zamanımız tamamen bir ıktisat çağından başka bir şey değildir.
Zafer, zafer benimdir diyebilenindir. Başarı ıse, başaracağım diye başlayarak sonunda başardım diyebilenindir.
Zabitan ıçin ya istiklal ya ölüm vardır. Fakat arkadaşlar ölmeyeceğiz, bağımsızlığımızı muhafaza ederek yaşayacağız ve milletimizi daima bağımsız görmekle bahtiyar olacağız.