Yüzün üzerinde olanı mı, içinde olanı mı, yada ardında olanı mı çizelim.
Cisimleri gördüğüm gibi değil, düşündüğüm gibi boyarım.
Sanat, gerçekleri tanımamıza yardımcı olan bir yalandır.
Küçük bir çocukken annem bana şöyle demişti, eğer asker olursan general olacaksın, rahip olursan Papalığa yükseleceksin. Ama ben ressam oldum ve Picasso olarak kaldım.
Hareket, başarının esas anahtarıdır.
Sanat, ruhlarımızdan günlük hayatın tozunu alıp götürüverir.
Ben aramam, ben bulurum.
Çalıştığımda rahatlıyor ve dinleniyorum. Beni asıl yoran, hiçbir şey yapmamak ya da gelen misafirleri ağırlamak oluyor.
Bir sergisi sırasında kendisine, bu resmi siz mi yaptınız. (Guernica) diye soran bir Alman generaline, Hayır, siz yaptınız cevabını vermiştir.
Ben tesadüflere inanmam. Tarihte sadece tevafuklar vardır, tesadüf yoktur.
Hayal ettiğiniz her şey gerçektir.
Her zaman yapamadığım şeyi yapıyorum, onun nasıl yapılacağını öğrenmem için.
Her çocuk bir sanatçıdır, sorun büyüdüğümüzde nasıl sanatçı kalabileceğimizdir.
İlham diye bir kavramın varlığı kesin; önemli olan insanı çalışırken yakalaması.
Yapabileceğini düşünen yapabilir, yapamayacağını düşünen yapamaz. Bu değişmez ve tartışılmaz bir kuraldır.